Sayfalar

3 Ocak 2017 Salı

KURAN İ KERİM'İN ÖNEMİ

Kur’an-i Kerim; diğer adıyla Kelamullah, yani Allah’ın ( c.c ) sözleridir. Bizi yaradan, en sevgilimiz, bize bir çok nimetler veren, Müslümanlığı nasip eden, büyükler büyüğü Alemlerin Rabbi Allah’ın ( c.c ) hediyesidir.
Sevdiğimizden bir hediye aldığımızda onu nasıl koruyacağımızı şaşırırız. Düşünelim başka kapımız var mı? Ne olursak olalım Rabbimizin huzuruna çıkacağız, bundan kaçış yok. Gönderdiği hediyeye kıymetinin çok büyük olduğunu Peygamberimiz ( sav ) şöyle bildirdi; "Kur'ân Allah'dan başka her şeyden faziletlidir. Kur'ân'ın diğer kelâma olan üstünlüğü azîz ve celîl olan Allah'ın yarattıklarına üstünlüğü gibidir" (Şerhu Sahihi Tırmizi )
 "Allah katında Kur'an'dan daha üstün şefaatçi yoktur. Ne peygamber, ne melek ve ne de başkaları." buyurdu. ( Abdülmelik.Taberani) Deliller çok açık, müjdeler çok büyük, bizlere şefaat edecek olan hediyemizi gerçekten sevip, sayabiliyor muyuz?yeterli değer verebiliyor muyuz?
“ Bu Kur’an, Allah’tan başkası tarafından yalan olarak uydurulmuş değildir. Ancak bu önündekileri doğrulayan ve kitabı ayrıntılı olarak açıklayandır. Bunda hiç şüphe yoktur alemlerin Rabbindendir.” ( Yunus suresi 37 )
Bir Müslüman olarak biliyoruz ki, Âlemlerin Rabbi, yaratanımıza layık kul olamazsak, sonumuz cehennem olacaktır. Kur’an’da ki emirleri yaparsak layık kul ve layık ümmet oluruz.
Hediyemizin
Ben çok üzülüyorum, her tv kanalında bir hoca çıkıyor, din hakkında konuşuyorlar, diğeri ise çıkıp yalanlıyor. Ayet ve Hadisler varken, neden tartışılıyor, anlamıyorum. Bilgisi olmayan insanlar duyduklarına inanıp “filan hoca söyledi” diyor, onu ikna bile edemiyorsun. Fireni patlayan araba gibi, ya duvara çarpıp duracak, ya da uçuruma düşecek, akibetini kendilerde bilmiyor.
Eskiden Kur’ani Kerim’i çok okuyan yoktu, çünkü Cumhurbaşkanı İnönü zamanında yasaklanmış, toplanan Kur’anlar imha edilmişti. Bizzat yaşayan dedem anlatırdı: “ Eve gizli hoca tutup, çocuklarıma öğrettim” derdi. Bu nedenlerle büyüklerimizin çoğu öğrenemeden öldüler. Ama bir saygı, bir sevgi vardı, evin en yüksek yerinde bulunan Kur’an’larını alır, öperek çocuk gibi okşar, severlerdi, sonra yerine koyarlardı.
Şimdi ise şükürler olsun, devletimiz büyük imkanlar sağladı, Kuran kursları açtılar, evlerde öğrenmek isteyenler hoca tutup öğreniyorlar. Büyük bir serbestlik var, çok güzel, seviniyorum. Çok üzüldüğüm bir şey var.
Şimdi alimler arasında ihtilaflı olan, Kur’an abdestsiz okunur konusu var. Bunun kesin olması için bütün alimlerin kabul etmesi gerekir. Kabul edenlerde ibadet için okumayı kastetmemişler, manasını anlamak, içindeki emirleri öğrenmek için dokunmadan manası okunur demişlerdir. Sanki kesinmiş gibi, kuran sevap içinde abdestsiz okunur gibi bir algı herkesin dilinde dolaşıyor, bilgisi olmayan insan araştırmadan, duyduğuna inanıyor. Abdestsiz hatimini okuyor.
Abdestsiz okunmayacağını Allah ( c.c ) bildiriyor." Doğrusu bu Kitap, sadece arınmış olanların dokunabileceği, saklı bir Kitap'da mevcutken Alemlerin Rabbi tarafından indirilmiş olan Kuranı Kerim'dir."  ( Vakıa 77- 79 ) Buyuruyor. Allah için temizlik sadece gusül ve abdestle olmaktadır.

MAİDE 5/6.” Ey İnananlar! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -başlarınızı meshedip- topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüpseniz yıkanıp temizlenin; şayet hasta veya yolculukta iseniz veya ayak yolundan gelmişseniz yahut kadınlara yaklaşmışsanız ve su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.”
Bu ayete göre su bulunmayan yerde toprakla teyemmüm öneriliyor. Yani pis gezmeye hiç af yok. Bazı ayetlerde önce Kuran okuyunuz, namaz kılınız diye emir var. Anlıyoruz ki Rabbimiz Kuran’a da namaz kadar önem vermemizi istiyor.
Peygamberimiz ( sav ) “Hayızlı kadın ve cünüp olan kimse Kur’an’dan bir şey okuyamaz” buyurmuşlardır ( Tirmizi, Taharet, 98; İbni Mace, Taharet, ,105; Darakutni, Sünen, 1/117)

“ Temizlik imanın yarısıdır”  “ Abdest müminin silahıdır” buyurarak abdeste çok önem verdiğini bildirmiştir. Büyük evliyalarında abdestsiz gezmediklerini biliyoruz, çevremizde her tuvalete gitmesinde abdest alan, abdestsiz gezmeyen büyüklerimizi de görüyoruz.
Maaşını Allah’tan ( c.c ) isteyen her Müslüman abdestli Kuran okumalı, ve dinlemeli, tam sevgi ve saygı göstermelidir. Çünkü Allah ( c.c ) “ Kur’an okunduğu zaman, hemen onu dinleyin ve susun. Umulur ki esirgenmiş olursunuz. ( Araf 204 ) Kur’anı dinlemek farzdır. Şüphesiz bu Kur'an en doğru yola iletir ve salih amellerde bulunan mü'minlere onlar için gerçekten büyük bir ecir olduğunu müjde verir INCLUDEPICTURE  "http://www.mumsema.com/images/smilies/nokta.gif" \* MERGEFORMATINET  ( İsra 9) Hz. Peygamber (sav); "Gerçek şu kî Kur'an; Allah'ın (kopmaz) ipidir. Apaçık bir nurdur. Onu okuyunuz. Zira Allah Kur'an okumaya karşılık her harfine on hasene (sevap) verir" buyurdu. (Beyhaki)
Kulların vereceği maaş, abdestli okunan Kur’ana Rabbimizin vereceği sevap yanında nokta gibi kalır. Rabbim son nefesimize kadar, abdestli Kur’an okumayı, emirlerini uygulamayı, Peygamberimizin ( sav ) şefaatini ve Kur’anın ( Kelamullah’ın ) şefaatini cümlemize nasip etsin. İman selameti, af ve afiyet versin. Amin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder