Aynı köyde büyüyen iki asker, Tendürek dağlarında ki mevzilerinde sohbet ediyorlarmış. Uzun boylu olanı, elindeki dürbünle çevresini tarayıp teröristlerin mevzileneceği yerleri kontrol ettikten sonra, arkadaşına yanaşıp:
Şu rüyanı bir daha anlatsana? Demiş. Geçen akşam iyi dinlememiştim.
Rüyamda şehit olmuşum! Allah beni cennetine almış ve beş tane huri vermiş.
Aklın fikrin hurilerde! Diye gülmüş diğeri. Üstelik beş tane.
Rüyayı gören asker, askerlerinin sözlerine aldırmamış ve daha öncekiler gibi, uzun uzun konuşmaya başlamış. Köylerinde ki dereden de berrak akan cennet ırmaklarını, onun kenarında sohbet eden Peygamberleri, aralarında aynı birlikten arkadaşlarının da bulunduğu şehit ve gazileri anlatırken, gözleri doluyormuş.
Yanında ki asker rüyanın sonuna doğru ona iyice sokulmuş ve yapacağı teklifin sıkıntısıyla kıvranıp:
Şu rüyanı bana satsana! Demiş. Ne istersen veririm.
Rüyada satılır mı? Diye gülmüş, beş huriyi duyunca, aklın uçtu herhalde.
Rüyana karşı postallarımı veririm!. Demiş. Seninkiler ayağına biraz dar geliyordu.
Rüya ile birlikte, postalların sahibi de değişmiş.
Ve bir gün sonraki çatışmada, Erzurum’un üçra bir köyünde ki ailesine, rüyayı satın alan askerin şehit olduğu haberi ulaşmış.
Yani başlarına düşen bir roketatar mermisi, iki arkadaştan birine hiç dokunmamışken, ötekini hasret duyduğu bir diyara uçurmuş.
Bu olayı anlatanlar derler ki, şehidin sağ avucu daha sonra açılıp, parmaklarıyla “ beş” işareti yapmış.
2. "Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayın. Aksine onlar diri olup Rableri katında rızıklandırılmaktadırlar. Allah'ın lütfünden kendilerine vermiş olduklarıyla sevinç içindedirler ve arkalarından henüz onlara kavuşmamış olanları, kendilerine bir korku olmayacağı ve üzülmeyecekleri üzere müjdelerler." (Ali Imran, 3/169-170)
4. "Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyin. Aksine onlar diridirler ancak siz fark edemiyorsunuz." (Bakara, 2/154)
Peygamberimiz (AS) hadislerinde şehitleri övmüş ve Şehit olmayı teşvik etmiştir. Bir gün savaşmak üzere peygamberimize gelen bir kimse: "Savaşayım mı? Yoksa iman mı edeyim?" Diye sorduğunda, Peygamberimiz "Önce iman et, sonra savaş" demiştir.
Bunun üzerine o kişi şahadet getirerek iman ettiğini ifade etmiş ve katıldığı o savaşta şehit olmuştur. Bu kimse için Peygamberimiz (as) "Az amel işledi, çok mükâfat kazandı." buyurmak suretiyle şehit olmanın insan için ne kadar değerli olduğunu, insana büyük bir mertebe kazandırdığını işaret etmişlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder