Sayfalar

27 Aralık 2022 Salı

 EZANI HİÇ BÖYLE DÜŞÜNDÜK MÜ?


İbn-i Abbas r.a bir gün sahabelerle otururken, ezan okunmaya başladı. İbn-i Abbas r.a öyle şiddetli ağlamaya başladı ki, cübbesi sanki su dökülmüş gibi ıslandı. Bunu gören diğer sahabeler de ağlamaya başladılar.

İbn-i Ali  ona dedi ki.

Ey Resulullah’ın amcasının oğlu, niçin böyle ağlıyorsun? Biz sen ağlıyorsun diye ağlıyoruz.

 İbn-i Abbas radıyallahu anhu dedi ki:

Müezzinin ne dediğini biliyor musunuz?

Sahabe-i Kiram.

– Müezzinin ne dediğini bize söyle, ey İbn-i Abbas! Dediler.

 İbn-i Abbas radıyallahu anhu şöyle buyurdu:

Müezzin “Allahu Ekber’ dediği zaman;

‘Ey meşgul olan insanlar Uğraştığınız işleri bırakın ve ezana dönün ve sizin için en hayırlı olan namaza gelin.’

Eşhedu en lâ ilâhe illallah’ dediği zaman: ”Gökleri, yeri ve onların içerisinde bulunan melekleri, size haber verdiğime şahit tuttum.’

Eşhedu enne Muhammedur Resulullah’ dediği zaman:

 ‘Bütün Peygamberleri ve Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellemi size, günde beş sefer haber verdiğime şahit tuttum..

‘Hayya ale’s-salah’ dediği zaman;

‘Allah-u Zülcelal bu dini ve namazı, sizin üzerinize kaim etti Öyle ise bu dinin ve namazın gereklerini yerine getirin.’

‘Hayya ale’l-felâh’ dediği zaman; “Allah-u Zülcelal’in rahmetine girin ve hidayet hazinesinden payınıza düşeni alın.’

Son olarak, “Allahu Ekber’, dediği zaman; “Namaz olmadan yapılan işler haramdır.’

‘Lâ ilahe illallah’ dediği zaman; “Bu emanet, yedi kat yerin ve yedi kat göğün emanetidir. İster yerine getir, ister yerine getirme’ demektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder