EVLENECEK ÇİFTİN SORUSU
Evlenmek üzere olan bir çift, "benim ağzımdan çıkmadan bilmeli" der ve huzursuzluk çıkmaya başlar.
Evlenirken hep mükemmeli hayal ediyoruz, pürüz çıkınca kavgalar başlıyor.
Bir insanla evleniyoruz, çift oluyoruz, farklı aileden, farklı çevreden geliyoruz. Kendimize köle almıyoruz.
Belli örf ve adetlerimiz var, bir günde değişmek olmaz, bu değişim için en az beş yıl, akıllı olanlar için, birbirini çok sevenler için geçerlidir.
"Beni anlasın, ben konuşmadan yapsın" sözleri işi yokuşa sürmektir. Farklı bir yaradılış var; anlaşılmak değil, kabullenmek gerekir, eşler hep bundan kaybediyor.
Anlaşamadık, ayrılıyor, ikinci yine olmadı, çoğu üçüncüde duruyor. Aslında "ilk bahtım, altın tahtım" derler. Sonrakiler birincinin yarısı kadar etmez, memnuniyet başlar. Bakılır ki, affedici olmayınca olmuyor, Arada ezilen çocukların suçu nedir.
Birincide affedici olmayı, isteklerimizi söylemeyi deneseydik ya. Hep karşılıklı suçlama, yaradılış unutulur, mükemmellik istenir, "ben Yaradanıma itaat ediyor muyum ki, eş bana itaat etsin" düşüncesi unutulmazsa çok mutlu olunur.
Allah (c.c) hatalarımızda bizi hemen cezalandırıyor mu, bağırıp küsüyor mu.
Yaşantımıza dikkat, iki taraflı dini emirleri bilip uygulama yoksa o evde asla mutluluk olmaz, gösterişten ileriye de gidemez.
ALLAH YARDIMCIMIZ OLSUN, EVLİLİĞİNİ YÜRÜTEBİLEN BÜYÜK BİR İŞ BAŞARMIŞ, RABBİNİ DE MEMNUN ETMİŞ OLUR.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder